Hıdırellez , bizim kültürümüzde dünyada darda kalanların yardımcısı olduğu
düşünülen Hızır Peygamber ile denizlerin hakimi olduğuna inanılan İlyas
Peygamber’in yeryüzünde buluştukları gün olarak düşünülür.
Güzel Türkçemizde yerleşmiş
olan bir deyim vardır;
’Hızır gibi yetişti! ‘
Duymayanımız yoktur herhalde.
Yaygın inanca göre; hayat
suyu içerek (ab-ı hayat ) ,ölümsüzlüğe ulaşmış ,zaman zaman -özellikle doğanın
uyanmaya başladığı bahar aylarında -insanlar arasında farklı kimliklerle
dolaşarak ,darda olan insanlara yardım eder. Bolluk, bereket dağıtır.
Hızır’ın hüviyeti, yaşadığı
yer ve zaman belli olmadığından ötürü her an karşımıza çıkabilme ihtimaline inanmak da manevi bir telkin yolu olmuştur.
Karşılaştığım kişilerden ‘acaba bu Hızır olabilir mi ‘ düşüncesiyle her 5-6 Mayıs
‘da daha da bir şüpheci olurdum ; ‘ bu sefer karşılaştım mı ki ‘ diye yaşadığım
günü tekrar tekrar gözden geçirirdim. Tıpkı dün yaptığım gibi.
Evet, tıpkı dün yaptığım gibi
ama büyük bir eksiklikle . Babaannem!
Son üç Hıdırellezdir beni
arayıp , ‘sakın unutma bu gece gül ağacına dileklerimizi bağlayacağız ‘
diyemiyor. Diyemiyor ama rüyama geliyor. Ben de dileklerimin arasına onu da
katıp ‘ruhun şad olsun ‘diyorum.
Çocukluk yıllarını kalabalık
bir aileyle geçirme şansına sahip olduğum için bu ritüellerin ne mutlu ki bana ,hep içinde olabildim.
Genç yaşta (40lı yaşlar)
babaanne ,anneanne ve dede ünvanlarına doğumumla sahip olan büyüklerimin de
katkısıyla bu günü bayram havasında geçirdim hep.
🌹
Asırlardır iç içe yaşadığımız,
farklı etnik kökenlere sahip topluluklar barındıran ülkemizde ‘ baharın gelişi ve doğanın yenilenmesi ‘ üzerine
çeşitlilikler gösteren uygulamaları görmek ve yaşamak için bu
sene ben de çocuklarıma bir sürpriz yaptım. Romanların , kullanım dilimizle
Çingeneler’in ‘Kakava Şenlikleri ‘ ne
düzenlenen turlardan birini aldım.
Edirne’de yaşayan Roman
kökenli halkın, Hıdırellez kutlamalarına verdikleri isim ‘Kakava.’ Yaygın bir
inanca göre, Kakava ; güzel kokulu hava
ve kahkaha anlamına gelmekte. Milli Bayram ve Tencere Bayramı diye
adlandıranlar olsa da hepsinde mentalite aynı; ‘’Hastalıklardan , uğursuzluklardan,kötülüklerden
kurtulmak ‘’ .
Fatih Köprüsü
Edirne’de bulunan eski
Osmanlı Sarayı’ na yakın bir bölgede
kurulan bu şenliklere Fatih
Köprü’nden geçerek giriş yaparken ,davul ve zurna karşılıyor bizleri. Kutlamaların olduğu şenlik alanının dört bir yanında davullar ve zurnalar önceden ayrıca yerlerini almış.
Son yıllarda Edirne Beldiyesi’nin
organizasyonuyla yapılan bu kutlamalarda bol bol dans ve eğlence var. Piknik
havasında bir gün. Evlerden yiyecek ve içeceklerini getirmiş büyük bir çoğunluk
,yemyeşil çimlerin üzerinde yerlerini almışlar çocuklar,gençler,yaşlılar. Ve
hatta hayvan dostlarımız.
Hazırlanmış olan odunlar
büyük bir coşkuyla yakılıyor. Pilavlar dağıtılıyor tüm halka. Ateş biraz sönmeye yüz tutunca dilekler dilenip ,ateşin üzerinden atlanıyor.Sabaha kadar
süren bu eğlenceden biz daha vakitli ayrılıyoruz.
Ağaçlara bağlanıp, sabah
dallarından alınarak,denize veya nehre atılan dilek uygulamaları çoğunlukta
olsa da eski dönemlerde Romanların lideri sayılan, yakışıklılığıyla ve
yiğitliğiyle ünlü ‘Baba Fingo ‘ isimli hükümdarın nehirden çıkacağına inanıp,6
Mayıs sabahı nehire atlayanlar da var. Evlerinin önünde kuzu ya da keçi
çevirip, dağıtanlardan tutun da güne ‘aklık ,paklık,güzellik ‘olsun diye süt
içerek başlayanlar da var. 5 Mayıs gecesi Tunca ve Meriç Nehri'nden getirilen su ile 6 Mayıs sabahı yüzlerini yıkayarak hastalıklara karşı korunduklarına inanan insanlar gibi, herkes bir çeşit eğlence içerisinde dilekler diliyor ,dans ediyor.
Geleneksel eğlence
biçimlerinden biri de bekar genç kızların ve erkeklerin karşılıklı mani
söylemeleri. Bir çeşit eş adayı girişimleri. Bizde de Anneannem ailedeki evlenme çağına gelmiş kişilere,
yatmadan ‘tuzlu hamur ‘yiyin yatın derdi. Bir ekmeğe bolca tuz döküp,su içmeden
uykuya geçme hali yani. Denileni yaparsan ‘rüyanda evleneceğin kişinin sana su
getireceği ‘inancı. En küçük amcam bu uygulamayı her sene yapardı ama kimseyi görmezdi. Meğer
susuzluğa dayanamayıp, su içermiş de ondan görmezmiş.
🌹
Edirne’nin fetih günü
olan 5 Mayıs 1361 tarihinde Sazlıdere Savaşı’ndan galip çıkan Türk
askerleri, kanlı elbiselerini 6 Mayıs sabahı güneş doğmadan önce Tunca Nehri’nde
yıkamışlar ve tam da bu tarihte güneş tutulması gerçekleşmiş. Edirne halkı
arasında bu davranış biçimi de gelenekler arasındaki yerini almış .
Bu gün Hıristiyanlarca da baharın ve doğanın uyanmasının ilk günü olarak kabul
edilir; bu günü Ortodokslar Aya Yorgi, Katolikler St.Georges Günü olarak
kutlamaktadırlar.
Bu sene bizim dilekler Karadeniz'e atıldı.
🌹
İster gül ağacına asalım ,ister gül ağacı altına gömelim dilekleri,
Denize veya nehre atalım,
Resmini çizip ,yatağımızın altına koyalım...
Ne yaparsak yapalım,
Yaşam arzumuz hiç bitmesin
Kalbimizde hayallerimize hep yer açalım.
Bağnazlık gibi
gözükse de ,asıl amacı; toplumları bir araya getiren, birlik beraberlik sağlayan
,insanları eğlendiren ve çocukluğuna götüren geleneklerimizi yaşatalım.
Hıdırellez’in
herkese bolluk bereket ve özellikle barış getirmesi dileğiyle,
Sevgiyle kalın,
Yasemin Okutan Boyar
.
Tagged "ford escape titanium 2021
YanıtlaSilTagged babyliss pro nano titanium hair dryer "ford escape titanium titanium dioxide skincare 2021". Tagged "ford escape titanium 2021". Tagged "ford escape titanium 2021". Tagged "ford escape titanium 2021". Tagged "ford escape titanium 2021". Tagged "ford westcott scissors titanium escape titanium 2020". Tagged titanium ring for men "ford escape titanium titanium plate flat iron 2021".
i840f1oaoya095 vibrating dildos,horse dildo,masturbators,g-spot dildos,realistic dildos,vibrators,fantasy toys,dildos,dog dildo h136w6afimx742
YanıtlaSil